8 Kasım 2013 Cuma

what uh,what what uh,what uh

İçinde mi dışında mı ? Bir şeylerin sürüklediği kesin. Aferin butonlarını bozduğumda hayal kırıklıkları da bitecek.Koluna konan sineğin avuçlarını ovuşturması gibi. Aç gözlülük. Yukarı çıkartmamak senin elinde.
Kitabı açabilirsin. İzlemeye devam et. Ya da bir dur. Böyle her şeyin en anlamsız geldiği gün dur. Ne kaybedersin ? O halini bozma." Neyse ya " deyip örseleme bunu. Onlar seni mutlu etmiyor çünkü. Mutçu olmak zorunda mısın ? Çok yoruluyorsun. Fazla koşuyorsun. Ama niye hep aynı yerdesin ? Çemberin içindeki fare gibi. Dur artık.

Çok güzel tınılar var değil mi ? Sen ne buluyorsun bunda? Bazı insanlar,izlediğin filmi tekrar izlemek gibi sürpriz yok. Aslında bakarsan hormonların dışında başka şeyler de var. Olması gereken her şey. Dizayn edilmiş gibi. Peki ben nerede durmalıyım ? Düşüncelerden kaçıyorsun. İşine gelmiyor da olabilir. Biliyorsun ki kulağımdan uyuşturucu alıyorum. Aklıma sığmıyor. Çürük bir kavun kadar beynim varken nasıl olanları anlayabiliyorum ? Belki bu iyi. Herkes bu kadar çokken peki nasıl bu kadar aynılar ? Buna ne demeli ? Düşünmen gereken daha mühim şeyler var. Kafanı kaldır bak. Parlıyorlar. Çember gibi. Yuvarlak olan. Düşün artık.

Bir de oda parfümleri var. Sistematik bir şekilde aynı kokuyu atıyorlar. Bazen çıldıracak gibi oluyorum demiştim. O bazenler artıyor bazen. Bu bir paradoks adayı. Rüyalarını merak ediyorsun onu anladık ben girdiğim rüyaları da merak ediyorum. Bu daha başka kabul edelim. Eğlence nedir sorusunun cevabı bittiğin zaman. Hangimiz daha parlayacak ? Hangimiz daha çok göz kamaştıracak ? Yastığın ipliklerini sökerken ve ağzındaki yemeği emerken ki gibi bir şey yok. Hadi bırak artık şunları. Bir kere olsun. Sor kendine. Bir bak, kendini oku.Yaklaş artık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder